Güncel
Hakan Albayrak / “Irak'ın toprak bütünlüğü”
Irak devleti, Neyneva bölgesindeki bir grup Arap aşiretinin sözcülüğünü yapan Muzahim Huveyt’in tabiriyle “taifeci ve ırkçı” siyasetler izlemeseydi, adil olsaydı, adaleti hemen sağlayamasa bile ilerisi için bu konuda ümit verseydi, “Şii IŞİD”i diye anılan hunhar Haşd-i Şaabi milislerini dağıtması gerekirken onlara resmi statü kazandırarak son ümitleri de kırmasaydı, ‘Maliki giitti İbadi geldi ama durum değişmedi. Başkası gelse de değişeceği yok’ dedirtmeseydi, “Irak'ın toprak bütünlüğü”ne yapılan vutguları öpüp başımın üstüne koyardım.
Hakan Albayrak - KARAR
Bundan üç sene evvel (18 Haziran 2014) Star gazetesinde şunları yazmışım:
“Irak diktatörü Nuri Maliki herhalde şöyle düşünüyordur: Orta Irak’ta iki senedir devam eden Sünni Arap ayaklanmasını bastırmaya polis ve askerimizin gücü yetmedi. Åžimdi IŞİD öcüsü sayesinde bizim yanımızda seferber olan uluslararası güçlerin yardımıyla bu iÅŸi nihayet halledebileceÄŸiz. Mezhep savaşı atmosferini besleyen Sistani gibi adamların harekete geçirdiÄŸi milis güçler de devrede. Sünni ÅŸehirleri bir güzel bombalanacak, yaÄŸmalanacak ve isyancıların beli kırılacak. Bu arada Kürtler de çatışmalarda bir güzel kan kaybedecek. Günün sonunda Irak’ın her karışı kayıtsız ÅŸartsız bizim kontrolümüz altına girmiÅŸ olacak...
“Maliki bir türlü akıllanmıyor. Olanlardan bir türlü ders almıyor.
“Sünni Araplar kendilerini sadece silahla ifade ediyorlardı; fakat Türkiye’nin yoÄŸun baskıları üzerine siyasi sürece dahil olmayı kabul edip seçimlere katıldılar, hükümetlerde yer aldılar, yeni Irak’ın barış yoluyla inÅŸasına katkıda bulunmaya çalıştılar. El Kaide unsurları haricinde hükümetle veya Åžiilerle savaÅŸan Sünni Arap kalmamıştı. Ne yazık ki Maliki ve destekçileri bunun kıymetini bilmediler. Barışı saÄŸlayan Türkiye’ye düşmanlık ettiler, silahlarını topraÄŸa gömen Sünni Arapların ensesinde boza piÅŸirdiler, önde gelen Sünni Arap siyasetçilerinin kapılarına tanklarla dayanıp onları tutukladılar veya hicrete zorladılar. Barışçı çözüm perspektifi böylece ortadan kalktı ve Sünni Arap kabileleri -Arap devrimlerinin de etkisiyle- isyan bayrağını çektiler.
“Şöyle bir algı oluÅŸtu Orta Irak ahalisinde: Bizim nüfusumuz yüzde 15 ilâ yüzde 20. Åžiiler ise yüzde 60’ın üzerinde. Blok halde aynı partiye oy versek bile durumumuzu demokratik yollarla deÄŸiÅŸtirmemiz mümkün deÄŸil. Åžiilerin merhametine ve iyi niyetine muhtacız, fakat Maliki gibi önde gelen Åžii siyasetçileri ve Sistani gibi önde gelen Åžii âlimleri maalesef Sünnilere karşı merhamet ve iyi niyetten yoksun. Bizim için tek yol, hukukumuzun Kürtler gibi anayasal düzenlemelerle garanti altına alınmasını saÄŸlamak ve bu çerçevede özerk bir statü kazanmaktır. Irak bir federasyon olmalı ve biz de bu federasyonda Kürdistan gibi özerk bir yönetime sahip olmalıyız.
“Bu proje Maliki’nin -ve elbette Ä°ran’ın- uykularını kaçırıyor, ama takip ettiÄŸi yol bu projeyi mumla arayacağı bir yere çıkacak gibi. Musul’un “topluca cezalandırılması” gibi uygulamalar ve artarak devam eden bombardımanlar, Sünni Arapları Irak içinde çözüm aramaktan vazgeçirip bağımsızlık yoluna itecektir. Böyle bir süreçte Kürtlerin baÄŸrındaki aslan da ortaya çıkıp kükreyecek ve Kürdistan bölgesi de bağımsızlık bayrağını çekecektir.
“Orta Irak ve Kürdistan’ın bağımsızlık hedefleri kısa vadede kâmilen gerçekleÅŸmese de, Maliki ve destekçilerinin o kaos ortamında Irak’ın hayrını görmeleri mümkün olmayacaktır. Zamanla onlar da bölünmenin en iyi ve hatta tek çare olduÄŸu sonucuna varabilirler.
“Irak’ın bütünlüğü kan ve gözyaşından baÅŸka bir ÅŸey getirmiyorsa ve getirmeyecekse (ki getirmiyor ve getireceÄŸe de benzemiyor) Irak bölünsün zaten. Bir Ä°ttihad-ı Ä°slam’cı olarak bunu nasıl mı savunabiliyorum? Şöyle: Basra bölgesi Ä°ran’la bütünleÅŸecek, Orta Irak ve Kürdistan da Türkiye ile safları sıklaÅŸtıracaktır. Ve aynı bayrak altında barış içinde yan yana yaÅŸayamayan Sünni ve Åžii Araplar ayrı bayraklar altında müşterek menfaatleri gereÄŸi ister istemez -coÄŸrafyanın dayattığı- ittifaklar kuracaklardır. Yani bölünme paradoksal bir ÅŸekilde Ä°ttihad-ı Ä°slam’a hizmet edecektir, Allahu âlem.”
***
Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Güvenlik Ajansı (Ä°stihbarat) MüsteÅŸarı Mesrur Barzani, 15 Haziran 2016’da Reuters’e verdiÄŸi demeçte, Irak hakları arasındaki güvensizliÄŸin bir çatı altında beraber yaÅŸamayı imkânsız hale getirdiÄŸini belirtip, “Federasyonun iÅŸlemedi, öyleyse ya konfederasyon (bağımsız devletler topluluÄŸu) olmalı veya mutlak bölünme. Üç konfedere devletimiz olursa üç eÅŸit baÅŸkentimiz olur, yani bir baÅŸkent diÄŸer baÅŸkentlerin üzerinde olmaz” dedi.
Niye iki deÄŸil de üç? Çünkü Mesrur Barzani, Åžiilerce “marjinalize” edilen Arap Sünnilere de çoÄŸunluÄŸu teÅŸkil ettikleri bölgelerde konfedere devlet (veya duruma göre ayrı devlet) kurma seçeneÄŸinin sunulması gerektiÄŸi görüşünde.
“Bizim önerdiÄŸimiz ÅŸey bir çözüm” diyen Mesrur Barzani’ye göre Irak halkları bu sayede “bir çatı altında yaÅŸamayacak ama iyi komÅŸu olabilecek. Parlak ve güvenli bir istikbale kavuÅŸmanın rahatlığını hissettikleri andan itibaren aralarında iÅŸbirliÄŸi yapmaya baÅŸlayabilirler.”
***
Irak devleti, Neyneva bölgesindeki bir grup Arap aÅŸiretinin sözcülüğünü yapan Muzahim Huveyt’in tabiriyle “taifeci ve ırkçı” siyasetler izlemeseydi, adil olsaydı, adaleti hemen saÄŸlayamasa bile ilerisi için bu konuda ümit verseydi, “Åžii IŞİD”i diye anılan hunhar HaÅŸd-i Åžaabi milislerini dağıtması gerekirken onlara resmi statü kazandırarak son ümitleri de kırmasaydı, ‘Maliki giitti Ä°badi geldi ama durum deÄŸiÅŸmedi. BaÅŸkası gelse de deÄŸiÅŸeceÄŸi yok’ dedirtmeseydi, “Irak'ın toprak bütünlüğü”ne yapılan vutguları öpüp başımın üstüne koyardım.
“Irak'ın toprak bütünlüğü” Irak halklarının selametine deÄŸil Ä°ran devletinin yayılmacı emellerine ve bölgesel fitne siyasetine, “taifeci ve ırkçı” bir cuntanın ‘öteki’ni kıyasıya ezmesine, Müslümanların birbirine düşmesine yaradığını, Irak’ın bölünmesi halinde ise ÅŸimdi çatışma halinde olan unsurların müşterek menfaatler üzerinde uzlaÅŸabileceÄŸini düşündüğüm için o vurgular bana hitap etmiyor, kimse kusura bakmasın.
Belki de “Irak'ın toprak bütünlüğü” içinde hayırlı bir çözüm bulmak hâlâ mümkündür. Öyleyse ÅŸayet, bunun yolu BaÄŸdat’ta hürriyet ve adalete dayalı yeni bir rejim kurmaktan geçer. Demek ki Ankara IKBY’yi tehdit etmek yerine -veya ondan evvel- BaÄŸdat’ın yola gelmesini saÄŸlamaya çalışmalı. Bunun gerçekleÅŸmemesi halinde Iraklı Kürtlerin yanı sıra Iraklı Sünni Arapların da ayrılık bayrağını çekebileceÄŸini göz önünde tutmalı, ona da hazırlıklı olmalı.
Henüz yorum yapılmamış.